Çocuk elinde elmasıyla bakkala girdi önümden. Baktım saçı kızıl, yüzü kara. Çamur olmuştu pantolonu üstü. Elmasını ısırdı. Dişi acıdı. Her rafı dolandı. Çikolata, gofret, kek süt aldı. Hepsinden çok aldı, tezgaha koydu. Bakkal amcası gülüyordu. Çocuğun üstü çamur beyaz beyaz. Ayağında mavi terlik çamur. Hava soğuk. Bir kez daha dolaştı rafları. Su aldı, peynir aldı, reçel aldı. Bakkal amca gülerek poşetledi hepsini. Çocuk elmasını ısırarak kasaya geldi. Şubat ayında üstü kolsuz altı terlik. Bakkal amca bana baktı. ‘’Dur bakalım n’olcak?’’ der gibiydi. Ben de çocuğa baktım. Çocuk elmasını tezgaha koydu. Bütün poşetleri aldı, çıktı. Demek ki elmas karnını doyurmamıştı.

Yorum bırakın